21 Temmuz 2010 Çarşamba

İyi haber

Sevgili Lupus;

İki hafta kendime tatil verdim ve teknolojiden uzak durdum. Seni düşünmeden iki güzel haftam oldu. Tatilimi sana göre planladım tabii ki :) Sabah 10'a kadar akşam da 6'dan sonra denize girdim, güneşe çıkmadım. Yediğim yemekler tuzsuz ve sağlıklıydı :) Eskiden tatillerde rakıyı çok tüketen ben, bu tatilde sadece bir kadehin yarısını içtim. Böyle küçük önlemlerle tatilim güzel ve sakin geçti! Sevgili Aubry'de bana tatilimi iyi geçirmemde çok yardımcı oldu :) Sanki herşey normale dönmüştü. 




Dün tatilim bitti ve ben tekrar tahlil sonuçlarını göstermek için doktorun yolunu tuttum. Bu doktor sefer ki buluşmam şaşırtıcı bir şekilde normal geçti :) Normalde hep bir olay yaşıyorum doktorlarla ama dün gayet iyiydi. Sonuçlarımı gören doktor, organlarımda tutulma olmadığını ve sonuçların sevindirici olduğunu söyledi. Artık yavaş yavaş normal yaşamıma dönebilirmişim. Ekim'e kadar doktora gitmem gerekmiyor sadece ilaçlarımı alacağım ve Ekim'de yeni tahlillerle doktora gideceğim. Sonrasında eğer tahliller yine böyle olursa hayatıma istediğim şekilde başlayabileceğim. Gerçekten çok sevindim çünkü bir süredir hep kötü haber alıyordum doktorlardan :) Yine de ben çok plan yapmak istemiyorum sonra hepsi bozulur falan aman ha! Ekim'e kadar sakin sakin tatil yapmaya devam sonra bakalım beni neler bekliyor... 


Lupus hakkında araştırma yapmaya devam ediyorum. Yakında yeni bilgiler yazacağım. Bu arada haftaya yogaya başlıyorum. 

Aferin sana Lupus beni rahatsız etmemeye devam et :)

3 Temmuz 2010 Cumartesi

Bir doktor macerası daha

Sevgili Lupus;

Yazmayalı uzun zaman oldu.  Hayat biraz karıştı. Yeni doktor, yeni testler, yeni iç karartıcı sözler... Kendimi toplamaya çalışıyordum ve içimden hiç yazmak gelmedi. Aslında bugün bile çok hevesli değilim yazmak için ama yazmak iyi gelir belki dedim.




Çarşamba günü bir umutla yeni doktoruma gittim. Tahlil sonuçlarımı inceledikten sonra beni muayne etti. Sonra dedi ki "Karaciğerlerinde sorun olabilir, tahmininden daha ağır geçiriyor olabilirsin bu hastalığı ama farkında olmayabilirsin." Muayne sırasında da mamografi çektirmem gerektiğini söyledi ve ailemde kanser olup olmadığını sordu. Daha sonrada bulaşıcı hastalıklara karşı çok dirençsiz olduğumu bu nedenle bulaşıcı hastalık testlerinin birçoğunu istediğini söyledi. Ben ardarda gelen bu garip sözlerden sonra  garip bir hale büründüm ve hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladım. Neden bu kadar acımasızlar diye kafamdan geçiriyordum. Bunları söylemenin farklı bir yolu olmalı bu kadar acımasız olunmamalı! Ağladığımı gören doktor birkaç telkin edici sözden sonra bana anti deprasan hapları önerdi. Ben daha fazla hap almak istemediğimi söyledim. Doktordan çıkarken dünyam başıma yıkıldı. Daha bunları duymaya hazır değildim yani benim bu iç karartıcı şeylerden çok iyi şeyler duymaya ihtiyacım vardı.




Çıkınca arkadaşlarımla buluştum biraz kafam dağıldı. Bu sırada ablamla telefonda konuştuk biraz iyi geldi. Daha sonra annemle konuştuk falan filan. Mutsuzluğumu unutmaya çalıştım. Ertesi gün yine kan tahlili yaptırmak için kalktım. Hemşire damarımı bulamadığı için kolumu resmen deşti! O kadar kızgındım ki hayata. Neyse sonuçlar hemen çıktı. Yine doktora gittim, dedi ki "Gözün aydın karaciğerin düzelmiş gibi ama daha birçok test var onların sonucuna göre değerlendireceğim'. Tamam da dün neden bu kadar içimi kararttın sevgili doktor? Tamam daha birçok test tamamlanmadı daha birçok şey çıkabilir ama çıkınca zaten üzüleceğim, kesin olmadan benim içimi karartmasa bu doktorlar!

Neyse elimde bir poşet, hap artık günlük hap kullanımım çılgınlar gibi arttı! Yaz aylarında riske girmek istemediği için doktorum kortizonu kesmek istemiyormuş. Kan tahlillerimden artık tiroidimin hapsız daha çok sapıtacağını öğrendiğimiz için bir hap kullanmaya başladım. Bir de kan seviyem aşırı düşük çıktığı için ona da bir hap. Kalsiyum hapı kotizonun etkilerini önlemek için. Haplar midemi delmesin diye bir mide hapı! Hapçı oldum yani :) Elimde bir poşet hap dedim ki "Beni mutlu edecek şey süper elbiseler almak!" Tipik kız ama bazen bu tipik kadınlık depresyona birebir geliyor. Anti deprasanlardan daha iyi :) Çok güzel şeyler aldım kendime! Çok güzel bir kitap ve Sertap Erener Cdsini de ekledim alışveriş poşetime :) Arabayı yalnız kullanacağım için bir Sertap Erener Cdsi iyi gelir diye düşündüm. Cidden araba kullanırken çok iyi oluyor :)





Bugün evdeyim kendimi yeniliyorum. Kafamı yenilemem lazım ki yeniden başlasın yeni bir serüvene! Artık düzene gir be Lupus cidden çok sıkıldım. Yani en azından teşhis yapılsın ve tedavim belirli olsun! Ben bitkisel tedavileri araştırmaya devam edeceğim çünkü cidden aldığım her hap bana zararlı. Şimdilik bilgisizlikten ve mecburiyetten alıyorum. Tedavim bir rayına otursa daha sağlıklı düşünebilirim...