28 Ocak 2014 Salı

Kalp ağrısı

Sevgili Lupus;

Kalbimi teklettin mi ne?

Bu aralar çok yazışır olduk tam bir şeyi geçirirken bir de baktım farklı şeyler için çalışıyorsun vücudumda. Ne o hatırlamadığımı falan mı sandın? Tamam anladık bünyemdesin ve orada benimle yaşıycaksın. Gitmen gerekiyor! Yani birlikte yaşamak istiyorsanda belli kurallarımız olmalı. Birinci kural öyle aklına estiğinde beni hastenelerde süründüremezsin! İkinci kural organlarıma dokunamazsın! Üçüncü kural bana zarar veremezsin! Sen ne yaptın öyle beni cuma günü acillere sürükledin! Oldu mu? Olmadı!

Sevgili okuyucularım bazen mailler geliyordu sen kötüsünü yaşamadın diye. Sen lupusu sadece çok hafif yaşadın diye. Bazen sitem dolu bazen de sevinç dolu... Yaşadım ben de sizi anlıyorum artık :) Ama yaşamadan da anlıyordum hatta bence yaşamadan daha çok korkuyordum. Yaşadım korkutucuydu ama bir deneyimdi de! Kafayı yemiş olabilirim evet cumadan beri zor günler yaşadım ve içime kapandım :) Deneyim derken mesela acilde 7 saat geçiriceksin deseler korkudan ödüm patlardı. Geçirdim, korktum, kontrol edemedim ama kabullendim o 7 saati sakin sakin geçirdim. Kendime acıdım ah ah bunlar nasıl benim başıma geldi diye. Sonra hem güldüm hem ağladım. Kabullenemedim nefes alamadım. İznim olmadan bir yığın şey yaptılar ama geçti gitti. Bazen en korktuğumuz şeyler başımıza geldiğinde sanki tepeye çıkıyoruzda aşağıdaki kalan ruhsuz yansımamız yaşıyor o kötü şeyleri.




Cuma sabahı yaklaşık 1 haftadır yaşadığım göğüs ağrısı nefes almamı engelledi. Ben her zamanki gibi hastaneyi doktorları reddettim sadece grip oldum onun ağrısı dedim ama sağolsun bir doktor arkadaşımız  hemen hastaneye git dedi. Ben yoktur birşeyim şimdi giricem grip olmuşsun diyecekler geçicek dedim. Gittik acile bir girdim 7 saat! kalp probleminiz var dediler! Dışarı çıkamıyorum ailem içeri giremiyor... Kalp krizi geçiren kalp rahatsızlığı olanlarla bir yerde yattım duvarlara baktım hep. İşte orada tepeye çıktı ruhum dışardan kendime baktım çevreme olanlara. O zaman gevşedim biraz. Yatman gerekiyor dediler. Yatmam ben hastanede dedim imza atıp çıktım. Sağolsun doktorum mail ve telefonla hemen ulaştı kortizona o akşam başladım ve rahat bir uyku çektim. İyi ki eve dönmüşüm. Cumadan sonra cumartesi de 6. kanımı verdim. Sonra pazarteside devam etti kan verme. Eko çekimi hastane maceraları!! Bugün de devam. Lupusa bağlı kalbimde pericardit. Cuma da devam. Kalbimi ve diğer bütün organlarımı seviyorum ben! Vücudumu seviyorum ruhumu seviyorum lupusçum lütfen git bak oralardan. Hiç sevmediğim kortizona yine başladım senin yüzünden tamam daha sık doktora da gidicem. Ne anlamam gerekiyorsa da açık söyle böyle tehtitlerle olmaz bu iş! Beni en sıkan şeyde yok yürüme yok koşma yat uyu sakın kalbi yorma ben sporcuyum nasıl olucak bu iş? Neyse 2 hafta veriyorum sana gitmen için :) Anlaşalım senle! Sonra normal hayatıma dönmem lazım :)

Bunları yaşarken insanın ailesinin yanında olması çok büyük bir şans gerçekten. Ben hala onların küçük kızlarıyım. Ablamında küçük kardeşi! Ben acilden çıktığımda annem beni kanatlarının altına bir aldı bırakmadı. Yememle, içmemle, uyumamla herşeyle ilgilendi. Ben kendimi bıraktığımda bile o bırakmadı hep destek oldu. Şuanda da annemlerin evinde salondaki koltuktan yazıyorum. Bitmedi kabus ama annemin kanatları altında güvenli ve huzurlu bir şekilde geçiriyorum bu süreci. İnsan böyle bir süreçteyken en ihtiyaç duyduğu şey sevgi, şevkat ve ilgi. Cidden böyle! İlgi yaraları sarıyor... Ben çok şanslıyım  arkadaşlarım, sevgili almanyada yaşayan ablamda çok ilgilendi :) Ablam ayrı bir konu! Sürekli bana mailler yollayarak bak bu kız böyle yapmış bak sabah akşam meditasyon yapman lazım yoksa döverim seni diyen güzel ablam :)) Almanyadan yetişiyor herşeye :) Özgecim maillere devam seviyorum onları :)

Sonuç olarak evet arkadaşlar şunu öğrendim bu lupus öyle gidip bir daha gelmemezlik yapmıyor. Biz kendimize iyi bakıp stressiz bir hayat kurmalıyız. Ben stressiz hayatımı stresli hale getirdim biliyorum. Elimde değil yapı meselesi diyorum ama değişmeye devam ediyorum. Neyse benim öğrendiğim bu hastalık uykuya çekiliyor ve bazen bu uzun yıllar sürüyor. Bir anda geri gelebiliyor. Önemli olan doğru zamanda doktora gitmek ve müdahale edilmesi. Ben istemiyordum doktor ilaç ama illede lazımsa gitmek lazım doktora. Bitkisel çözümleri asla bırakmam, sağlıklı yaşama ve spora devam. Bu sadece bir süreç ve ben bunu da atlatırım :)

Sevgiler!

12 Ocak 2014 Pazar

Romatizma ağrılarından kurtuluş!

Sevgili Lupus;


Merhaba ben sanırım seni yine yollamayı başardım. Hemen darılma ama gitmen ikimiz için de iyi olacak. Eklem ağrılarım bir geldi bir gitti. Yataktan sabahları kalkamadım. Hatta giyinmekte bile zorlandım. İnsan başına gelmeden bilmiyormuş gerçekten. Hayatımda ben böyle bir ağrı yaşamadım kimsenin de yaşamasını istemem. Sevgili lupus nasıl böyle kötü olabiliyorsun? Tamam anladım neden geldiğini neler yapmam gerektiğini ama bu kadar acımasız olma lütfen. Bugün ilk defa tam olarak ağrım olmadan uyandım. İnsan çok enerjik hissediyor kendini. "Oh be dedim bugün ağrım yok!". Bunu birçok şey yaparak geçirdim ama daha devam etmem gerekiyor. Şimdi bunları paylaşmak istedim. Cidden ellerim 3 katı olmuştu yüzüğüm parmağımın ucuna kadar giriyordu. Ayaklarım 1 numara büyüdü ve dizlerim şişti. İnsan hayal edemiyor ne olacağını ve oldumu nasıl geçiceğini bilemiyorsun. Çok paniklemiştim ya hep böyle acı çekersem diye. Ben birçok insanın karşı olmasına rağmen doktora gidip kortizon vurulmadım. İlk 3 dozu vuruldum o an iyi geldi bir hafta iyileştirdi ama aslında iyileşmedim sadece baskıladı. Sorunun kaynağını çözmeden baskılamanın iyi bir çözüm olmadığına karar verdim. Bir süredir araştırma yapıyordum. Kürler daha önce karaciğer ve sedim değerlerimi normale döndürmüştü. Şimdi de romatizma ağrılarına çözüm olması için araştırdım. İlk önce karabaş otuyla hazırladığım kürü akşam yatmadan önce içerek ağrılarımı kestim ama olay sadece ağrılar değildi. Sorunun temeli eklemlerimdeki iltihaptı. İbrahim Saraçoğlunu izledim ve romatizma için kiraz sapı ve ısırgan ile hazırlanan kürü öneriyordu. Bunu tam olarak bir haftadır yapıyorum ve şişlikler tamamen gitti. Ayrıca sıcak sudan da uzak durmak gerekiyor. Sıcak su ve kaplıcalar iyi gelmiyor tam tersine etkiyi daha da arttırıyor. Şimdi ikinci aşamadayım sabahları kiraz sapı ve ısırgan ile hazırlanan çayı içip akşamlarıda karabaş otu çayını deniycem. Sizlere bu kürleri yazmak istedim denemekten zarar gelmez sonuçta doğadan gelen doğal çözümler.


Isırgan ve Kiraz Sapı Kürü:
Birçok sitede farklı şekillerdeydi tarifi ben yaptığım şekilde yazıyorum.
25-30 adet kurutulmuş kiraz sapı (o yılın olması lazım yoksa rengi kahverengi oluyor ve etkisi yok. Tazesinin renginin hafif kırmızı olması lazım.) Bir barak suda 3 dakika kaynatılıyor sonrasında bir tutam ısırganı atıyorsunuz. 3 dakika daha kaynatılıyor. Sonra süzülüp ılık bir şekilde sabah kahvaltısından 2 saat sonra aç karınla içiliyor. Aynı şekilde akşam yemeğinden 2 saat önce içiliyor.
Bu kür en az 2 hafta veya bir ay devam edilmesi gerekiyormuş. 



Karabaş Otu Kürü:

Bu kür de ağrılara iyi geliyor ayrıca yatıştırıcı etkisi var. Akşam yemeklerinden 2 saat sonra bir tutam karabaş otunu 1 bardak suda 3 dakika kısık ateşte kaynatılır. Bu kürde max. 15 gün yapılıyor sonra 1 hafta ara vermek gerekiyor.



Benden bugünlük bu kadar sevgili lupus. Lütfen uzaklara gitmiş ol ve beni hiç hatırlama :) Ben sağlıklı halimle mutlu mesut yaşıyorum. Pilatesimi yapmaya devam ediyorum. Bu arada söylemeyi unuttum bir pilates eğitmeni olarak kendime özel bir takım hareket serileri geliştirdim. Cidden ağrısı olan insanı anlamak zor, ben de bu kadar ağrım olmadan önce çok anlayamamışım :( Bu hareket serilerinin fotoraflarını çekerek sizlerle paylaşmak istiyorum evde rahatlıkla yapılabilecek hareketler ve gerçekten omurgayı eklemleri açıyor. Ayrıca uzak durabilirseniz beyaz undan ve şekerden uzak durmak gerekiyor. Ben gluteni hayatımdan çıkardım. Bu konu ile ilgili olarakta bir sonraki yazımdan açıklama yapacağım :)

Herkese sağlıklı, mutlu ve huzurlu bir yıl dilerim :)