6 Temmuz 2016 Çarşamba

Bırakmak

Sevgili Lupus,

Bir kitaba başladım demiştim ya, o kitap hayatımı kökten değiştirmeye başladı ve değiştirmeye devam ediyor sanırım. Kendimle ilgili enteresan şeyler keşfettim ve artık hiçbir şeyi tutmak istemiyorum seni bile. Ben sadece kendimle mutlu olabiliyorum bunun için ne sana ne başka birşeye tutunmam gerek var. Lupusla mutlu olunur mu diyen sesleri duyar gibiyim? Ama aslında lupus kötü bir aşk hikayesine benzer. Bazen çektiğimiz acı bize kişiliğimizi hatırlatır. Demiştim ya arebesk bir toplumuz diye işte o acı arebesk olmamıza olanak sağlar utamadan sıkılmadan. Ben bile bunu düşünürken kendime kızmıştım ama fark ettim işte hani kurtulman gereken birşey olduğunu bilirsin ama bırakamazsın. Bilmiyorum, bunu fark etsem bile elimde olmayan imkanlardan daha yeterince yenememişimdir seni. Zaten çokta sorun değil şimdi fark etme evresindeyim. Yenip yenmemek sonra gelebilecek aşamalar...


Lupus ve bazı aşk hikayeleri... İlk başta bütün aşk hikayeleri dolu dizgindir, herşey çok özeldir, bütün tesadüfler gerçek aşk olduklarını işaret eder. Sonra bir bakarız içinde kaybolmuşuz bu duyguların. Gerçekliğimizi kaybederiz. Sadece bu hikayeyi yaşatmak için kendimizden çok şey veriririz ve sadece bizimle kalsın diye herşeyi kabul etmeye başlarız ve kendimizi suçlarız her gidişte. Sonra birden farkına varırırız. Bir daha gitmiştir ve aslında neyi tuttuğumuzu bilmeden tutmak isteriz. Bırakmak için doğru an geldiğini içten içe bildiğimiz için ne aramak isteriz ne yazmak. Birşeyleri bizim değiştiremeyeceğimizi anlamışızdır. İşte senin gibi lupus senle belkide inişli çıkışlı bir aşk hikayesi bizimki ve seni bırakamadım.

Artık geleceğimde ne hissetmek istediğimi biliyorum ve bu duygular içinde yaşamak için her gün meditasyon yapıyorum. Özgür hissediyorum kendimi. Korkum, kaygım, suçluluk duygum azaldı. Özgürleştikçe bedenimin şuanki durumundan da uzaklaşıyorum ve doğal halimle seviyorum kendimi birşeye ihtiyacım olmadan. Mutluluğumuz ya da mutsuzluğumuz kimseye veya hiçbirşeye bağlı değil artık bunun da farkındayım. Herşey kendimizle ilgili...

Hep zoru seçmeye gerek yok kahraman olmak için ya da zor yoldan gitmeye. Kolay yolları görmek için biraz daha basit düşünmemiz gerekir. Amele olmaya gerek yok yani. Kendime hep söz vermiştim bir daha kendimi o kadar üzmeyeceğim diye, sanırım içindeyken insan anlamadan kaptırıyor kendini. Şimdi işim, hayatım herşey için yeni bir döneme hazırım. Kendiliğinden yoluna gireceğini biliyorum. Evrene hep güvendim şimdi biraz da bırakmayı öğreniyorum :) 

 Hayat herkese bolluk, bereket sağlık, mutluluk getirsin. İyi bayramlar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder